14 Mart 2012 Çarşamba

Neydik? Ne olduk? Nereye Gidiyoruz? Thor

Captain America gelmiş geçmiş tüm süper kahraman klişelerinin bedene gelmiş hali olunca üzerine yazılabilecek enteresan cümlelerin sayısı azalıyor doğal olarak.Aylardır tek kelime yazmamış olmanın verdiği antremansızlıkla birleşince biraz sıradan bir blog yazısı oldu.Buradan sonra işler değişecek diye ümit ediyorum.

Buyurun, göklerin sahibini tanıyalım biraz da...



Thor (Marvelverse)


İskandinav mitolojisinden Amerikan popüler kültürüne son derece başarılı bir şekilde transfer edilmiş bir karakter Thor.Odin'in oğlu, göklerin tanrısı, Asgard'ın prensi...

Marvel'ın planı ilk etapta sadece Thor'u kadroya eklemekken karakter o kadar sevildi ki, ister istemez diğer Tanrı'lar da yavaş yavaş hikayeye dahil edilmek zorunda kaldı.Kötü mü oldu? Tabi ki hayır.

Thor'un Marvel kariyeri oldukça inişli çıkışlı ve bu kısa ve öz olması gereken yazıya pek uygun değil ancak özet geçince ;

Asgard'dan kovulan şımarık prens Dünya'ya düşüyor.Mjolnir'i eline almayı tekrar hak ediyor.Asgard'a geri dönüyor.Sevdiği kadın için Asgard'daki tahtından vazgeçiyor ve dünyada kalmaya karar veriyor.Avengers'a katılıyor ve hikaye sürüp gidiyor...

50 yıllık Marvel geçmişi boyunca Mjolnir'in ve Thor'un gücünün sahipleri bir çok kez değişiyor.Bazen iyi niyetli yabancılar, bazen tanrı olmayı hak eden yabancılar, bazen eski Thor'ların klonları, bir kez de Asgard ve Dünya'dan gelmeyen bir yabancı (Beta Ray Bill) tarafından gururla taşınıyor Mjolnir.Bu süreçte değişmeyen tek şey Thor'un dürüst, bilge ve mümkün mertebe kavga etmekten uzak durmak isteyeceğiniz bir karakter olduğu gerçeği...

Bugünlerde Thor'un işi biraz zor.Loki'nin son çılgınlığı Asgard'ı ve içinde yaşayan tüm Tanrı'ları yok etti.Thor hala Avengers'ın as kartlarından biri ancak kafasının içinde eski dostlarının ve kardeşinin sesleri ile yaşamak zorunda ve çok iyi bir iş çıkardığını söyleyemem.




Thor (Ultimateverse)


Ultimate Thor kanımca Ultimate evreninin Ultimate Spider-Man'den sonraki en renkli karakteri.Warren Ellis bir kez daha mucizeler yaratıyor onu yazarken.Thor'un 2010 versiyonu görkemli bir Tanrı'dan ziyade tüm dünya tarafından sorgulanan bir adam.

Gerçekten gökten zembille inmiş üstün bir varlık mı? Süper güçleri olan delinin teki mi? Mutant mı? İsviçre'li bilim adamlarının yarattığı bir süper silah mı? Gerçekten doğruluk için mi savaşıyor? Hippinin teki mi yoksa? Bütün bu soruların cevaplarını Ultimates ve Ultimates 2'nin sayfalarında bulabilirsiniz.Olur da ilginizi çekerse diye size cevapları ben vermeyeceğim.Fakat okuyacağınız hikayeden büyük zevk alacağınızı garanti edebilirim.

Günümüzün Thor'u Wall Street göstericileri ile beraber polisin üstüne yürüyor, Tony Stark'ın Margarita'sına fıçılarca bira içerek eşlik ediyor, George Bush'un çağrısına kıçını açarak cevap veriyor, sevdiği kadına Asgard'ın kraliçesi olmayı vaat ediyor ve görkeminden şüphe duyanları küle çevirmekten çekinmiyor.

Onun da maceraları bu sıralar New Ultimates'la devam ediyor.Fakat benim için değil.




Thor (Movieverse)


Thor sıradan bir filmdi.Bu konuda baştan anlaşalım.Asla X-Men First Class veya The Dark Knight ile aynı muhabbetlerde anılmayacak.Ancak bir şeyi daha kabul etmeliyiz...

Thor, şımarık bir prensin sürgüne gönderilip ünvanını geri kazanmak için harcadığı çaba üzerine yazılmış son derece sıcak bir filmdi.Sıcak garip bir kelime oldu ama Natalie Portman'ın içinde olduğu herhangi bir proje için abartı bir kelime olamayacağı kanısındayım.

Captain America'nın aksine Thor kendisine oldukça fazla "screen time" buluyor film boyunca ve Avengers'ta nasıl bir karakterle muhattap olacağımızın sinyallerini veriyor.Potansiyelini yeni yeni keşfetmeye başlayan bu genç savaşçı/prens/tanrı bu yaz beyaz perdeyi süsleyen en eğlenceli karakterlerden biri olmak üzere.

Eh, madem Avengers'ın as kartlarından gidiyoruz Iron Man'den önce Hulk'tan bahsedip heyecanı biraz arttırmak lazım.Stay tuned.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder